7 products were found matching your search for büyük in 1 shops:

Devlet-i ‘Aliyye, Osmanlı tarihçiliğinin çağımızdaki en büyük isimlerinden Halil İnalcık'ın yarım yüzyılı aşan çalışmalarının bir ürünü. Eserin bu ilk cildi, Osmanlı Devleti'nin bir beylikten Orta-Doğu ve Balkanlar'ı hükmü altına alan güçlü ve köklü bir imparatorluk haline gelişine odaklanıyor. İnalcık Osmanlı Klasik Dönemi'ni sadece siyasi tarih olarak ele almıyor. Siyasi tarihin toplumsal–ekonomik alt-yapısını, yani nüfus hareketleri, göçler, kitlelerin temel ihtiyaçları, tarım ve ticaretin bu ihtiyaçları karşılama şekilleri ve şehirleşme konularında da analizler yapıyor. Tarihsel sorunları açıklamada geçmişten gelen geleneksel zihniyet ve kurumlar çerçevesinin tespitine girişiyor. Geç Selçuklu döneminden I. Ahmed'in saltanatının başlangıç yıllarına uzanan üç yüzyıllık süreye dair araştırmalarını elden geçirerek bütünleştirdiği bu cilt, Osmanlı Devleti'nin bir parçası olduğu Avrupa Devletler Sistemi'nin girdiği büyük ekonomik bunalımla sonlanıyor.

Paperback. 16,00 / 24,00 cm. In Turkish. 618 p., ills. Birçok bilim dalinin ele aldigi Ölüm'e ait gerçekligin sorgulanma süreci simdiye kadar çok büyük bir literatürün ortaya çikmasina yol açti. Bu arayis içinde antropoloji ve arkeolojinin de devasa katkisi oldugunu söylemek yanlis olmaz. Elinizdeki bu kitap da çogunlukla bu iki bilim dalinda uzmanlik elde etmis arastirmacilarin konuyla ilgili çalismalarini içermektedir. Bu bilimsel yaklasimlara ek olarak halkbilimi, adli tip, tarih ve sosyoloji bakis açilarini içeren bölümler de bu kitapta yer almaktadir. Bu kapsamin birçok faydali yönü var kuskusuz ama sagladigi önemli getirilerden biri, farkli terminolojileri barindirmasi ve bunun da disinda konuyla ilgili farkli yazim tarzlarinin, bilimsel üsluplarin bir arada yer almasidir. Bize göre, Ölüm(ün) Antropolojisi adi altinda düsünülebilecek bu kapsamli alanyazina bütüncül bir katki sunulmasi ise insani, geçmisi ve günümüzdeki haliyle, ayni zamanda biyolojik yönleriyle de ele alan Antropolojinin altindan kalkabilecegi bir yaklasim.

Bitirmek için yarını, başkasına anlatmak için bitirmeyi beklemeyeceksiniz. Bir sabah, yıllardır görmediğiniz bir arkadaşınızı düşünerek uyandınız. Bir saat sonra, onunla sokakta karşılaştınız. Sizce bu sadece bir tesadüf mü, yoksa çok daha farklı bir anlamı olabilir mi? Siz hiç Loto'da büyük ikramiyeyi kazanmadınız. Ama birileri kazanıyor. Hem de sürekli! Onlar sizden daha mı şanslılar? Şans nedir gerçekten? İçinizde bütün parayı kırmızıya yatırmanız gerektiğini söyleyen bir his var. Bu his bir öngörü müdür? Yoksa daha fazlası mı? Yolda gidiyorsunuz. Kafanızı çevirip yandaki küçük parkta baktınız ve bir anda bu anı daha önce de yaşamış olduğunuzu hissettiniz. Evet, Deja Vu. Sizce nedir Deja Vu; Geçmiş mi, rüya mı yoksa geleceği mi görüyorsunuz? Eğer siz de kontrolün kimde olduğunu merak ediyorsanız, 'Olasılıksız' tam size göre bir roman.

Prof. Canan Efendigil Karatay'ın yazdığı ve çıktığı günden beri 'en çok satanlar' listesinden inmeyen Karatay Diyeti, Türk insanının en büyük hayalini gerçekleştirdi: Aşırı kilolardan kurtularak hastalıklardan uzak, enerjik ve kaliteli bir yaşam sürmek... Bu diyeti uygulayan binlerce insan yüzde 100'e yakın bir başarı oranıyla, vücut yağlarından kurtuldu ve kilo verdi. Üstelik kendilerini mutlu ve dinç hissetti. Verdikleri kiloları geri almadı. Bu yaşam biçimi, "Türk halkı için en uygun" olduğundan ve kilo vermenin önünde en büyük engel olan 'acıkma korkusu'nu da tamamen yok ettiği için adeta bir fenomen haline geldi. Karatay Diyeti uygulayıcılarının sayısı her geçen gün katlanarak artıyor. Bu kitap Karatay Diyeti'nin devamı niteliğinde. Doğru beslenme ve sağlıklı kilo verme ile ilgili çok daha kapsamlı bilgiler içeriyor. Genç yaşlı hepimize şefkatli bir kılavuzluk yapıyor: Mevsimlere ve yaş dönemlerine göre, 365 gün 24 saat nelere dikkat etmeliyiz ki, her yaşta kendimizi dinç hissedelim, kilo problemi yaşamayalım ve hastalıklarla aramıza kalın bir duvar örelim? Prof. Karatay, bu yeni kitabında okuyucuların merak ettiği tüm 'özel' sorulara da yanıt veriyor. Yine o anlaşılır üslubuyla, nedenleriyle, niçinleriyle, bilimsel araştırmalar ışığında ve uygulaması kolay önerileriyle... Karatay Diyeti'ni alıp okuduysanız bu kitabı kaçırmayın, okumadıysanız ikisini birden alın, hayat boyu rahat edin!

"Smintheion, Apollon Smintheus'un İzinde" adlı yapıt, 1980 yılından bu yana sürdürülen bir arkeolojik kazının 33 yıllık serüvenini anlatır. İzmirli büyük ozan Homeros'un "İlyada Destanı"nda Batı'nın, Anadolu topraklarına, Troia kentine karşı ilk topyekûn savaşı anlatılır. İ.Ö. 2. yüzyıla tarihlenen Apollon Smintheus Tapınağı'nda Anadolulu yontu ustalarının ellerinden çıkmış ünik plastik yapıtlarda, 10 yıl süren bu savaşın anlatımları, Homeros'un dizelerine saygılı bir biçimde betimlenmiştir. Çevresindeki eski yerleşmelere hizmet veren Smintheion Kutsal Alanı, yalnızca "Hellenistik Dönemi" yaşamaz topraklarında; Troas yöresinde bilinen en eski "Kalkolitik" yaşamın da tapınak çevresinde olması, arkeologların heyecanı ile günyüzüne çıkarılması Gülpınar'ın tarihi önemine ve değerine bilimsel bir güzellik katar. Kitapta yer alan anlatımların içeriğine ve çeşitliliğine baktığımız zaman, bir arkeolojik kazının ne denli büyük bir uğraşı ve emek olduğunu görürüz. Büyük özverilerle sürdürülen bu kazının, 33 yılın sonunda gençlerle birlikte ortaya konan eserleri, kendilerini arkeoloji sevdasına adayan bilim insanlarının karşılıklı sevgilerinin ürünü olmalıdır.

Arşiv belgeleri ışığında hazırlanmış ve özgün malzemeyle desteklenen ilk kapsamlı araştırma. Osmanlı döneminde uygulanan posta ücretlerine ilişkin tarifeleri kaynaklarıyla birlikte toplu halde ve uygulamalı olarak gösteren bir eserin olmaması ülkemiz posta tarihi ve filatelisinin büyük bir eksikliğidir. Bu çalışmanın amacı, bir taraftan yıllar boyunca yayınlanmış dağınık bilgilerin ve diğer taraftan arşivlerde yer alan açıklamaların derlenmesi suretiyle konuya ilgi duyan herkese kapsamlı bir başvuru kaynağı sağlamaktır. The first uniquely illustrated comprehensive study based on original archival material. Turkish philately has been missing a fully comprehensive body of information relating to postal rates during the Ottoman era. This study attempts to fill this gap by creating an inclusive resource based on multiple diverse pieces of public information as well as documents found in the extensive Turkish national archives.

'Tutunamayanlar', Türk edebiyatının en önemli eserlerinden biridir. Berna Moran, Oğuz Atay'ın bu ilk romanını "hem söyledikleri hem de söyleyiş biçimiyle bir başkaldırı" olarak niteler. Moran'a göre "Oğuz Atay'ın mizah gücü ve duyarlılığı ve kullandığı teknik incelikler, Tutunamayanlar'ı büyük bir yeteneğin ürünü yapmış, eserdeki bu yetkinlik Türk romanını çağdaş roman anlayışıyla aynı hizaya getirmiş ve ona çok şey kazandırmıştır." Küçük burjuva dünyasını ve değerlerini zekice alaya alan Atay, "saldırısı tutunanların anlamayacağı, rededeceği türden bir romanla yapar."